Türkiye son günlerde sıcaklarla kavruluyor, termometreler 40 dereceyi aşarak adeta yanıyor. Bu kavurucu sıcaklarda serinlemek, adeta bir zorunluluk haline geliyor. Ve tam bu noktada, buz gibi gazozlar hem ferahlatıcı hem de keyifli bir kaçış sunuyor. Sıcaktan bunalanlar, ağır yemekler yerine serinletici içeceklere yöneliyor. Gazoz ise, bu arayışta en vazgeçilmez seçeneklerden biri. Özellikle Şanlıurfa’da üretilen gazoz, 74 yıldır serinliğin ve ferahlığın simgesi olarak öne çıkıyor. Gelin, Şanlıurfa’da üretilen ilk gazozun unutulmaz hikayesini keşfedelim…
74 YIL ÖNCE BAŞLADI…
Şanlıurfa, bu serinletici içeceğin tarihini kendi topraklarında yazıyor. 74 yıl önce başlayan gazoz üretimi, şehrin yerli markası "Atom Gazoz" ile hayat buldu. Zamanla "Yudum Gazoz" adıyla tanınan bu marka, bugün hâlâ Türkiye’nin ve Urfalıların vazgeçilmez içeceği olmaya devam ediyor. Sıcak yaz günlerinde, Şanlıurfa’nın bu yerel gazozları serinliğin ve geleneksel lezzetin simgesi olarak sofralardan eksik olmuyor.
ŞANLIURFA’NIN İLK GAZOZU: ATOM GAZOZ
Markanın kurucusu İbrahim Halil, halk arasında “Atom Xelle” olarak tanınıyor. Askerlik görevini Manisa’da yaparken, bir Ermeni vatandaştan gazoz üretiminin inceliklerini öğrenen İbrahim Halil, memleketine döndüğünde 1951 yılında kendi markasını yaratmaya karar verdi. Edindiği bilgi ve deneyimle Şanlıurfa’da “Atom Gazoz”u üretmeye başladı.
KÜLTÜRÜN BİR PARÇASI
Zaman içinde isim değiştirerek “Yudum Gazoz” olarak anılan bu içecek, sadece bir serinletici olmaktan öte, Şanlıurfa kültürünün simgelerinden biri haline geldi. Özellikle yaz aylarında, Şanlıurfalıların sofralarından eksik olmayan Yudum Gazoz, şehirdeki sosyal yaşamın da önemli bir parçası oldu.
MİRASIN DEVAMI
Bugün, markanın bayrağını İbrahim Halil’in oğlu Eyüp Sabri devralmış durumda. Geleneksel üretim anlayışını sürdüren Eyüp Sabri, babasının mirasını yaşatarak Yudum Gazoz’u Şanlıurfalılara sunmaya devam ediyor.
Yudum Gazoz, hem tarihî hem de kültürel değeriyle Şanlıurfa’nın sıcak günlerinde serinlemenin en tatlı yolu olmaya devam ediyor.
Kaynak: MİNE KÖSELER
0 Yorum